Kılıçların Fırtınası

Westeros Türkiye sitesinden
Kılıçların Fırtınası
Dosya:Kiliclarin-firtinasi-kitaplar.jpg
Türkiye kapağı
Yazar George R. R. Martin
Orjinal İsim A Storm of Swords
Çevirmen Sibel Alaş
Ülke Türkiye
Dil İngilizce(ORJ)
Türkçe
Kitap Serisi Buz ve Ateşin Şarkısı
Tür Fantastik
Yayıncı Epsilon Yayınevi
İngilizce Yayınlanma Tarihi ABD 2000 Kasım
Birleşik Krallık Ağustos 2000
Önceki Kralların Çarpışması
Sonraki Kargaların Ziyafeti

Kılıçların Fırtınası, George R. R. Martin'in, epik- fantastik türünde Buz ve Ateşin Şarkısı adlı, yedi kitaptan oluşması planlanan serinin üçüncü kitabıdır. İlk olarak, 8 Ağustos 2000 tarihinde Birleşik Krallık'da, sonrasında da Birleşik Devletler için olan versiyonu da Kasım 2000'de yayınlanmıştır. Aynı zamanda Kılıçların Fırtınası, Ejderhanın Yolu adı verilen, Daenerys Targaryen'in bölümlerini anlatan tek kitap, küçük romandan sonra yayınlanmıştır.

Zaman anlamında, Kılıçların Fırtınası serinin en uzun kitabıdır. O kadar uzundu ki, Birleşik Krallık'da kitap ikiye bölünmüştü: Çelik ve Kar ve Kan ve Altın. Fransa'da da, kitabın dörde bölünmesine karar verilmişti.

Kılıçların Fırtınası, 2001'de Locus Ödülü'nü, 2002'de Geffen Ödülü'nü En İyi Roman dalında kazandı. 2002'de de yine, Nebula Ödülü'ne, aynı dalda aday gösterildi. En önemlisi, seride Hugo Ödülü'ne, bilim-kurgu ve fantazi dalında en prestijli iki ödülden biri, aday gösterilen ilk kitaptı. Fakat J. K. Rowling'in Harry Potter ve Ateş Kadehi kitabına kaybetmiştir.

Kılıçların Fırtınası, Ekim 2005'de de, Internet Book List'de birinci sıraya yerleşmişti.

Özet

Kılıçların Fırtınası, Kralların Çarpışması'nın bittiği yerden hikayeyi devam ettirir. Yedi Krallık, Beş Kralın Savaşı’nı yaşamaktadır. Robb Stark, Balon Greyjoy, Renly, Joffrey ve Stannis Baratheon kendi taçlarını korumak için savaşırlar, bu sırada Renly çoktan ölmüştür. Stannis Baratheon, Kral Toprakları’nı almaya çalışır fakat daha yeni yapılmış Lannister ve Tyrell ittifakı tarafından bozguna uğratılır. Bu sırada Martell Hanesi de Lannisterlar’a desteğini belirtmiştir. Bu sırada Mance Rayder’ın komutası altındaki büyük bir yabanıl grubu Sur’a doğru ilerliyordur ve Sur’da çok az sayıda nöbetçi vardır. Uzaklarda, doğuda Daenerys Targaryen, Demir Taht’ı almak için kuvvetlerini büyütme umuduyla Pentos’a geri dönüyordur. Roman FS 299’nin son aylarını ve FS 300’yi anlatır.

Kral Toprakları/Güney

Davos Seaworth, Dar Deniz’deki bir adada sahile vurmuştu, Karasu Savaşı’nda ölmek üzereydi. Stannis’e sadık bir sancaktar tarafından bulundu ve Ejderha Kayası’na götürüldü. Davos, tüm yol boyunca Stannis’in yenilgisinin kızıl rahibe Melisandre yüzünden olduğunu ve öldürülmesi gerektiğini söylemiştir. Vardığında ihanet suçundan apar topar tutuklanmıştır, Melisandre Davos’un amacını ateşlerinde görmüştür. Melisandre, Davos ile konuşur ve Stannis’in yenilgisinin kızıl rahibenin kendisinin –sancaktarların ricası üzerine- orda bulunamamasına bağlar. Gerçek kralına bağlı olmasını talep eder. Ve ayrıca yedi tane tanrının değil sadece iki tane tanrının olduğunu söyler, zamanın başından beri birbirleriyle savaş içinde olan Işığın ve Ateşin efendisi R’hllor; ve onun düşmanı Soğuğun ve Karanlığın efendisi Büyük Öteki. Stannis, Davos’u serbest bırakır ve Kral El’i olarak hizmet etmesini ister. Davos ricayı kabul eder ve görevini en iyi şekilde yerine getirmek için okuma-yazma öğrenmeye başlar.

Kral Toprakları’nda Stannis’in mağlubiyeti ve Tyrelller’in kurtarıcı olarak gelmesi kutlanır. Joffrey, Sansa Stark ile olan nişanını Stark Hanesi’nin ihanetle suçlanmasından dolayı bozar ve Leydi Margaery Tyrell’e evlenme sözü verir. Sansa’nın kısa süreli mutluluğu Joffrey yerine Tyrion Lannister’la evlenmesiyle son bulur. Tyrion savaşta ağır yaralanmıştır, burnunu kaybetmiştir ve yüzündeki yaralar canını yakıyordur fakat Sansa’ya kibar davranmıştır ve yapması gerekenin aksine onunla yatmak istememiştir. Tyrion yaşanan olaylardan etkilenmemiştir, özellikle babası Tywin Lannister’ın Kral Eli makamına yerleşmesinden, Tyrion’ı bir danışmana dönüştürmesinden ve Serçeparmak’ın yerine hazinebaşı yapmasından(Serçeparmak, Lannister-Tyrell ittifakını güçlendirdiği için Harrenhal lordu ilan edilmiştir.). Zafere rağmen Tullyler ve Starklar hala kuzeyde tehdit oluşturuyorlardır, fakat Robb Stark kuvvetlerini başkenti tehdit etmek için Duskendale’ın altına gönderdiğinde hata etmiştir. Lord Mace Tyrell’ın en tecrübeli ve korkulan kumandanı Lord Randyll Tarly, Robb’un kuvvetine karşı bir ordu yönetmiş ve kuzeylileri dağıtmıştır. Robb Stark’ın kuvvetinin üçte birini yok etmiştir. Balon Greyjoy kendini Demir Adalar’ın ve Kuzey’in Kralı ilan etmiştir. Tywin’e bir antlaşma teklifi sunmuştur fakat Tywin reddetmiştir çünkü Tywin’ın diyarın bu büyük kısmı için başka bir planı vardır. Ne işler çevirdiğini Tyrion’a söylemeyi de reddeder.

Ejderha Kayası’nda, Davos, Stannis’in Lannisterlar’dan koruduğu Robert’ın piçlerinden biri olan Edric Fırtına ile biraraya gelir. Davos, Melisandre’nin Edric’deki kral kanını Ejderha Kayası’nda kaleyi koruduğunu düşündüğü devasa ‘taş ejderhaları’ uyandırmak için kullanacağını duyunca dehşete kapılmıştır. Stannis, bunu reddetmiş ve çocuğun kanının birazını ateşlere vermiştir. Ölmesini istediği üç adam olan Balon Greyjoy, Joffrey Baratheon, Robb Stark’ın isimlerini söylemiştir. (Tarihsel sıraya göre bu olay Kızıl Düğün’den çok kısa bir zaman önce yaşanmıştır.) Serçeparmak, daha yeni sonuçlanmış siyasi başarılarından olan Tyrell ittifakı ve Harrenhal ünvanını aldıktan sonra, Kral Toprakları’ndan yeni bir entrikayla Vadi’ye doğru yola çıkmıştır, amacı Leydi Lysa Tully’ye kur yapmak ve Kral Joffrey’e destek olmaktı. Tyrion, Serçeparmak’ın büyüyen gücünden şüphelidir fakat onu durdurabilecek bir konumda değildir.

Robb Stark’ın Kızıl Düğün’de öldüğü ve kısa bir süre sonra Balon Greyjoy’un Pyke’daki bir güçlü dalga yüzünden köprüden düşüp öldüğü haberi Kral Toprakları’na ulaşır. Bunun karşısında Joffrey sevinçten kudurur, Robb’un vücuduna dikilmiş kurt kafasına çok ilgilidir. Catelyn Tully’nin cesedi ise soyulup Yeşil Çatal’a fırlatılmıştır. Joffrey ve Margaery’nin düğünü gerçekleşmiştir fakat Joffrey eşine göstermesi gereken ilgiden çok dayısı Tyrion’a ıstırap çektirmeye vakit ayırmıştır. Aniden, Joffrey boğulmuştur ve yere düşüp bir daha da kalkamamıştır. Tyrion zehirden şüphelenmiştir, suçlanabileceğini düşünüp Joffrey’nin kadehini incelemiştir. Kadehi fırlatmıştır fakat birkaç tanık tarafından fark edilmiştir. Kardeşi Cersei tutuklatmıştır ve yargılanmasını istemiştir. Sansa Stark, Serçeparmak tarafından kaleden kaçırılmıştır oysa ki Petyr şehirden Kartal Yuvası’na gitmek için şehirden ayrılmıştır ve günlerdir saklanıyordur. Joffrey’nin ölümünden de kendisinin sorumlu olduğunu söylemiştir.

Davos Seaworth okuma yazma öğrenir. Gece Nöbetçileri’nden ulaşmış bir mektup dikkatini çeker, mektupta Mance Rayder ve wightlar’a karşı koymalarına yardım etmeleri için yalvarılmaktadır.

Ejderha Kayası’nda, Melisandre’nin başarıları Stannis’i taş ejderhaları uyandırmak için Edric Fırtına’yı ateşlere vermeye inandırmıştır. Fakat Davos, çocuğu kaçırıp güvenliğini sağlamıştır. Stannis, Davos’u ihanet suçundan idam etmeye hazırlanır fakat Davos’un Sur’dan gelmiş mektubu okumasına izin verilir. Haberler, Stannis’i şoke eder ve daha çok da Melisandre’yi.

Jaime ve Brienne, Kral Toprakları’na ulaşırlar ve karma karışık bir durumla karşılaşırlar. Joffrey’nin kardeşi Tommen yeni kral ilan edilmişti fakat henüz taç giyme töreni yapılmamıştı. Tyrion yargılanıyordu ve Tyrelller, Brienne’i Renly’nin ölümüyle suçladı, özellikle de Renly’nin yakın arkadaşı olan Loras Tyrell. Brienne, Jaime’nin emri altında bir kule hücresine atıldı. Jaime, Kral Muhafızları Lord Kumandanlığına yükselir ve yolculuğunun ve elini kaybetmesinin görev aşkını tetiklediğini fark etmiştir. Babasının Lord Kumandanlık görevinden azat edip Casterly Kayası’na varis yapmasını reddetmiştir ve Cersei’nin, ‘Tyrion Joffrey’i öldürdü’ iddiasına inanmayı reddetmiştir. Cersei’nin yaptığı kurları reddetmiş ve yeminlerine sadık kalması gerektiğine karar vermiştir. Tyrion, duruşmada tüm riskleri almaya karar verir. Tyrion dövüşle yargılamayı seçer. Cersei şampiyonu olarak Gregor Clegane’i seçer Tyrion ise kardeşi Prens Doran’ın yerine izafeten Kral Toprakları’nda bulunan ve Kral Toprakları’nın Yağmalanması sırasında kardeşi Prenses Elia’yı ve onun çocuklarını öldüren Gregor Clegane’e karşı intikam besleyen Prens Oberyn Martell’i seçer. Dev Gregor’u yere serince, Oberyn’in dövüşü kazandığı gözükür fakat ne yazık ki yaptıklarını itiraf ettirmek için çok zaman harcar ve Gregor onu öldürür. Tyrion’a darağacı yolları gözükür fakat Jaime ve Varys’in yardımıyla kaçar. Kaleden kaçarken Jaime, Tyrion’ın ilk karısının fahişe olmadığını ve gerçekte çiftçinin kızı olduğunu söyler. Tyrion bunu hem babasının hem de abisini yaptığı hainlik olarak görür ve babasının odasının yanından geçerken durur. Soğukkanlılıkla babasını kasığından arbaletle vurur. Shae’i altın ellerden yapılmış zincirle boğar. Sonra da Varys’in onu Dar Deniz’in ötesine kaçırmak için ayarladığı gemiye biner.

Jaime, Brienne’i serbest bırakır ve babasının Eddard Stark’ın Valyria Çeliği kılıcından yeniden dövdürdüğü kılıcı verir. Lady Catelyn’in verdiği görevi yerine getirmesini, Sansa ve Arya Stark’ı bulup eve götürmesini söyler. Ayrıca, neden yeminini bozup Kral Aerys’i öldürdüğünü de söyler ve sebebi ise Deli Kral’ın bütün şehri çılgınateş ile doldurması ve yağma sırasında şehri dağıtmayı planlamasıdır. Ona kötü şöhret kazandıran hareketini birçok masumu korumak için yapmıştır fakat kimse ona inanmayacaktır. Brienne ricası üzerine yola çıkar. Kartal Yuvası’nda gittikçe deliren ve onu öldürmeye çalışan psikoz hastası teyzesi Lysa’nın korkusuyla yaşar. Serçeparmak, Lysa’yı ay kapısından ölüme yollayarak Sansa’yı kurtarır ve Lysa’nın ozanını suçlar. Bu olay yaşanmadan önce Lysa kocası Jon Arryn'i zehirleyip suçu Lannisterlar’a atmasını Serçeparmak’ın söylediğini açığa vurur.

Son bölümde, Merret Frey ufak bir grupla, birkaç Frey’i kaçırıp fidye isteyen Sancaksız Kardeşlik ile görüşmek için yola çıkar. Görüşme sırasında Kardeşler diğer Freyler’i astıklarını söylerler. Merret’in paniklemesi onun da Kızıl Düğün’de olduğunu ve konukların öldürülmesine yardım ettiğini ortaya çıkartır. Merret, bir tanıkla kanıtlamalarını ister. Bunun üzerine hırpalanmış bir silüet karşısında belirir. Merret Frey de diğer aile üyelerinin yanına asılır.


Doğu

Pentos’da, Daenerys Targaryen Jorah Mormont’dan Köle Körfezi’ndeki Meereen, Astapor ve Yunkai’den köle orduları alabileceğini öğrenir. Arstan Beyazsakal bundan tiksinir. Kölelik, Yedi Krallık’ta bin yıldır yasaktır. Daenerys, Astapor’un korkusuz ve hadım edilmiş savaşçıları olan Lekesizler’i alır. Köle tacirleri, Lekesizler’e karşılık olarak ejderhalardan birini istediğinde Daenerys adamları diri diri yaktırmıştır. Lekesizler, Dany’e hizmet etmeyi kabul ederler. Dany, Astapor’un kölelerini serbest bırakır. Güçlü kuvvetiyle birlikte kuzeye, Yunkai’ye doğru yola çıkar. Buna karşılık Yunkai’nin köle tacirleri kölelerini serbest bırakırlar. Fakat Meereen’in efendileri yüz altmış üç tane köleyi öldürüp şehre giden yolda birer mil arayla çarmıha çivileyip Dany’e karşı çıkmışlardır. Dany şehri kuşatmıştır fakat başarısız olmuştur.

Daenerys kampında iki tane hain bulur; Sör Jorah Mormont ve Arstan Beyazsakal. Fakat onların ihanetleri alışılagelmişin dışındaydı. Jorah Mormont, Qarth’a gelene kadar Robert Baratheon’a Dany hakkında bilgi veriyordu. Arstan Beyazsakal aslında Barristan Selmy idi, önceleri Robert’ın ve Aerys’in Kral Muhafızlığını yapmıştı. Barristan, Robert’ı kral kabul ederek yapılan yanlışlığı Batıdiyar’ın gerçek mirasçısını bularak düzeltmek istemiştir fakat öncelikle Dany’nin de babası gibi delirip delirmediğini doğrulamak istemiştir. Dany ikisine de kendilerini affettirmek için şans verir; Meereen’e gizlice kanalizasyonlardan girmelerini ve kapıları açmalarını ister. Başarılı olurlar ve Dany, Meereen’i alır. Barristan Selmy’i affeder ve Kraliçe Muhafızları’nın Lord Kumadan’ı yapar. Fakat Jorah’a bir türlü güvenemez ve kovar. Astapor’un Daenerys’in kendisinin bıraktığı kuvvet boşluğunu dolduran gaddar bir diktatörün eline geçtiğini öğrenir. Dany aynı şeylerin Meereen’de de olmasına izin vermez, çözümü burada kalıp yönetmekte bulur ve Batıdiyar’da işine yarayacak kraliçeliği öğrenir.

Kuzey/Nehir Toprakları

Catelyn'in emriyle serbest kalan Jaime, Brienne ile birlikte Nehirova'dan itibaren bir yolculuğa başlarlar. Brienne'in yapması gereken şey; Jaime'yi Kral Toprakları'na geri getirmek ve Sansa ile Arya'nın güvenli bir şekilde Kışyarı'na geri getirilmesidir. Tully sancaktarları tarafından takip edilseler de bir şekilde bunlardan sıvışmayı başarmışlardır. Brienne'in cüssesine ve kılıçtaki yeteneklerine rağmen Jaime, yol boyunca onu aşağılar. Nehir yolunu terk edip kırsal alanda gitmek zorunda kalmışlardır fakat; Cesur Dostlar adı verilen Essos kıtasından gelen paralı asker grubu(Lannisterlar'dandılar ancak Starklar'a geçmişlerdir) tarafından yolları kesilir, ve şu an komuta altında bulundurdukları Harrenhal'a getirirler. Harrenhal yolunda Dostlar, Jaime'nin tutsak oluşunun kendileri için çok büyük avantaj olarak görmüşlerdir ve komutanları Vargo Hoat, Tywin Lannister'a mesaj göndermek niyetiyle Jaime'nin kılıç elini keserler. Roose Bolton, kaleye geri gelir ve Cesur Dostlar'ın yaptıklarından epey hoşnutsuzdur. Jaime'nin yoluna devam etmesi fikrine katılır ve onu, Lord Tywin'e övgülerini de iletmesi koşuluyla, yoluna geri gönderir. Starklar'a epey bağlı ve güçlü bir sancaktarın böyle garip davranışta bulunması Jaime'ye çok tuhaf gelir. Jaime, spontane olarak "Kral Robb'a selamlarımı iletin" demiştir. Lord Roose Bolton, Brienne'i, Cesur Dostlar'a teslim eder ve onlar da safirler karşılığı rehin tutmak üzere veya canlarının istediği gibi onunla eğlenmek üzere Brienne'i alırlar. Lord Bolton kaleyi terkeder ve kale kumandanı Vargo Hoat olur. Hoat onu ayısının bulunduğu bir çukura atar ve Jaime onu oradan kurtarır. Sonra Kral Toprakları'na doğru yolculuklarını sürdürmeye devam ederler.

Robb Stark'ın ordusu, Batı Toprakları'nda kazandıkları ezici üstünlüklerin zaferleriyle geri dönerler. Fakat, Robb dayısı Edmure Tully'e kızgındır çünkü Lord Tywin'in, batıya yönelmesini engellemiştir. Robb'un planı Tywin'in batıya yönelmesi ve hazırladığı tuzakla Tywin'i silmekti. Ancak bu plan işe yaramadığı gibi Tywin, Karasu Savaşı'na müdahalede bulunmuş ve aradan kaçmıştı. Catelyn, oğlu Robb Stark'ın Sarpkaya'dan Jeyne Westerling ile evlendiğini ve dolayısıyla Freyler ile hazırladığı nişan sözünü ihlal ettiğini duyduğunda dehşete düşmüştü. Robb, Kışyarı'nın yandığını ve Bran ile Rickon'un öldüğünü duyduktan sonra Jeyne'in "teselli" teklifinden sonra yapacak bir şeyinin olmadığını açıklamıştır. Stark ve Tully ordularının durumu hiç de iyi gözükmüyordu çünkü; Lannister-Tyrell ittifakı sayesinde asıl düşman savaşçı sayısını arttırmış, Greyjoylar akınlar düzenlemeye başlamış ve Duskendale'da Kuzey ordusu büyük bir yenilgi alıp tutsaklar vermişti. Yine de, Robb'un Moat Cailin'i sarıp Greyjoylar'dan geri alma gibi bir planı vardı; böylece de demiradamlar kuzeye gideceklerdi. Ne yazık ki, Nehir Lordları kendileri için savaşmaya devam edeceklerdi. Cateyln bu planı onaylar, fakat bu planın başarısı Freyler'den gelecek bir yardıma daha bağlıydı -ki bu sefer kolay kolay destek vermeyeceklerdi. Robb, annesinin Jaime'yi serbest bırakmasından ötürü ona çok sinirlidir. Ve bu sinirini kurnazca, Jon Kar'ı kendi varisi ilan etmesine itiraz etmemesi için kullanacaktı. Ona karşı gelme şansı vermeyecekti. Lord Hoster Tully ölür ve Nehirova Lordu artık Edmure Tully olmuştur.

Arya Stark ve arkadaşları, savaştan zarar görmüş halkı koruyup kollayan ve başlarında Lord Beric Dondarrion'un ve bir kızıl rahip olan Myr'li Thoros'un bulunduğu bir grup olan Sancaksız Kardeşlik'e rastlar. Lord Beric aslında, dönemin kral eli Lord Eddard Stark tarafından, Ser Gregor Clegane'in yağmalarına ve tacizlerine son vermesi için gönderilmişti fakat şimdi daha büyük bir kadere sahipti. Grup yolda, Sandor Clegane, Kral Joffrey Baratheon'un eski kral muhafızlarından biri ve Karasu Savaşı'ndan kaçmış biri, ile karşılaşır ve idamına karar verirler. Fakat, kendisi dövüşle yargılanmayı teklif eder. Kazanır ve Lord Beric'i öldürür. Arya'nın şaşkınlığına karşılık, Kızıl Rahip Thoros, R'hllor bir hediye olarak nitelendirdiği diriltme yeteneğini kullanarak Beric'i diriltir. Arya sonunda Sancaksız Kardeşleri takip etmekten bıkmıştır ve artık kaçmaya karar vermiştir. Ancak kaçtıktan hemen sonra da Sandor Clegane tarafından yakalanmıştır. Clegane, onu ailesine teslim etmeye ve karşılığında da bir şeyler koparmaya, Kuzey'e atını sürmüştür.

Robb Stark'ın ordusu, Harrenhal'dan gelen Roose Bolton'ın ordusuyla takviyelenmiştir ve İkizler'e ulaşmışlardır. Ulaşır ulaşmaz, Robb, Geciken Lord Walder Frey ile barış görüşmeleri yapmıştır. Frey, Lord Edmure Tully'nin, torunlarından biriyle, İkizler'de evlenmesi koşuluyla Kral Robb'u affeder. Edmure'in gelini, Roslin, güzel, çekici ve nazik bir kızdır ve Catelyn bunu çok kafa karıştırıcı bulur. Lord Frey'in ona çirkin ve doğum yapamayacak zayıf bir kız vereceğini tahmin ediyordu. Düğün kutlamaları güzel başlar ve eğlence had safhadadır. Aniden, müzisyenler enstrümanlarını bırakıp ellerine arbaletlerini alır ve Stark destekçilerini vurmaya başlar. Bolton ve Frey adamları zırhlarını kuşanıp Stark sancaktarlarının bir çoğunu öldürmeye başlarlar. Buna Robb'un kişisel korumaları da dahildir; Dacey Mormont ve Küçükjon Umber gibi. Catelyn, bu karmaşada Lord Walder Frey'in torunlarından birini yakalar ve boğazına dayadığı bıçakla, Walder'ı tehdit eder. Tek isteği Robb'un zarar görmemesiyken, Bolton renkleri giymiş bir adam Robb'a yaklaşır ve "Jaime Lannister selamlarını gönderdi" diyerek kılıcını kalbine saplar. Catelyn rehinesini öldürür ve en sonunda da boğazı kesilir, o da ölür.

Arya ve Sandor, "Kızıl Düğün" yaşanırken kalenin civarlarındaydı. Birçok Kuzeyli lord öldürülürken veya esir alınırken iki tane kayıp vardı: Maege Mormont ve Galbart Glover. Kral Robb, Leydi Mormont'u ve Derinorman Kalesi ustası Galbart Glover'ı, Moat Cailin için hazırlanan plana destek vermesi hususunda bilgilendirmesi ve planı uygulaması için Bozsu Gözcüsü'ne, Lord Howland Reed'e gidiyorlardı.

Arya, uzun zamandır göremediği kayıp ulukurdu Nymeria olarak ve Nehir Toprakları'nda büyük bir ulukurt sürüsüne liderlik ettiği tuhaf rüyalar görür. Rüyasında; Nymeria'nın Yeşil Çatal'da, İkizler'in güneyinde suda yüzen bir ceset bulduğunu ve cesede bir grup adamın yaklaştığını görüp kaçtığını görür.

Arya ve Sandor, bir meyhanede Sandor'un nefret ettiği ağabeyi olan Gregor Clegane'in yağmacı grubundaki adamlarla zıt düşerler. Mekanda büyük bir kavga olur ve tüm yağmacılar öldürülür fakat; Sandor ağır yaralanır. Arya onu, bir ağacın altında ölmeye yakın bırakır ve Üç Dişli Mızrak üzerinden bir liman kasabası olan Tuzçukuru'na doğru yol alır. Orada, Özgür Şehir Braavos'a doğru yelken açacak bir gemi bulurlar fakat mürettebat onu kuzeye götürmeyi reddeder. Arya, Jaqen H'ghar'ın kendisine verdiği meteliği çıkarır ve mürettebat aniden daha dost canlısı ve işbirlikçi davranır. Onu kuzeye götürmeyeceklerini ama Dar Deniz'in ötesine, Braavos'a geri götüreceklerini kabul ederler. Arya onaylar ve gemiye biner.

Duvar

Gece Nöbetçileri'nin büyük bir çoğunluğu, İlk İnsanın Yumruğu'nda Qhorin Yarımel ve Jon Kar'dan haber bekliyorlardı. Aniden, gözcüden üç boru sesi duyuldu. Üç boru sesi, sekiz bin yıldan beri duyulmamış bir sesti: Ötekiler. Nöbet, wightların ve antik çağlardan efsanevi mavi şeytanların saldırısına uğradı; büyük kayıplar verdiler, ancak sağlam bir disiplinle yenilgiyi sarmışlardır. Samwell Tarly, Jon Kar'ın bulduğu ve ortaya çıkardığı obsidyenden yapılma, veya ejderhacamından, garip bıçakla bir tanesi öldürmüştür. Nöbettekiler Craster'ın Evi'nde tekrar toplanmıştır fakat; ekibin saygı yoksunu olanları bir isyan çıkarmış ve Lord Kumandan Jeor Mormont'u öldürmüştür. Sam, tüm bu kaostan, Craster'ın çocuğu/eşi olan Şebboy'un yardımıyla oradan kaçabilmiştir. Ve güneye, Sur'a ulaşabilmek için kendi yollarını bulmuşlardır. Soğukel adı verilen, elk süren çok tuhaf bir tip onlara bu yolda yardım etmiştir.

Jon Kar, Sur'un Ötesindeki Kral'a, Mance Rayder'a, getirilmiş ve tamamen taraf değiştirdiğini ispatlaması istenmiştir. Efsanevi Ötekiler'in, harekete geçtiğini ve yabanılları dahi güneye, Sur'a yanaşmaya ittiklerini öğrenmiştir. Mance, üflendiğinde Sur'u yıkabileceği söylenen Kış Borusunu aramaktadır fakat henüz onu bulamamıştır. Jon bu hikayenin doğruluğundan emin değildir. Nihayetinde, Jon güneyde Sur'a tırmanma görevine verilmişti. Amaçları; tırmandıktan ve öteki tarafa geçtikten sonra daire çizecek, güneyden Kara Kale'ye saldıracaklar ve kalan yabanılların kuzeyden daha güçlü saldırıp kapılardan geçebilmeleri için onlara fırsat tanıyacaklardı. Jon, Sur'a tırmanmış ve daha sonra planlarına uymayıp oradan tüymüştür, Kara Kale'ye varıp, onları bu tehdit hakkında uyarmıştır. Öncesinden Nöbet'in birçok kayıp ve ölü vermesinden ötürü, savunma iskeletinin Jon tarafından yönetilmesi istenmişti. Yine de onları püskürtmeyi başarmışlardı. Ölenlerin arasında Ygritte, bir zamanlar Jon'un sevgilisi, de vardı.

Bran Stark, Meera ve Jojen Reed, harabe olmuş Kışyarı'ndan, Bran'ın gördüğü üç gözlü kuzgunla ilgili tuhaf rüyalar rehberliğinde kaçmaktadırlar. Sur'a, terkedilmiş bir kale olan Gece Kalesi'ne ulaşırlar fakat, orayı geçemezler. Aniden, kalede Samwell Tarly'e ve Şebboy'a rastlarlar. Sam, Bran'ı ve arkadaşlarını Soğukel'e, onları kuzeye yönlendirecek kişi, doğru yönlendirmek amacıyla, gizli bir geçitten geçirir. Bu sırada, Samwell ve Şebboy, Bran'ın hayatta kaldığı bilgisini gizlemeye yemin eder.

Yabanıl ordusu, kırk binden fazla sayısıyla, Kara Kale'ye varır ve Sur'a saldırırlar. Jon, savunma hattını çok sıkı bir şekilde yönetir ve binlerce yabanılın öldüğünü görür fakat, görünüşe göre Gece Nöbetçileri de saflarını ilerletmeli ve karşı taarruza geçmeliydi. İşler, Janos Slynt, Kral Toprakları Şehir Muhafızları'nın eski kumandanı ve Tyrion Lannister'ın evhamından ötürü tutuklanıp Sur'a yollanmıştı, geldiğinde daha da kötüleşir. Eddard Stark'a ihanet edenlerden biri olduğu için, Jon Kar, Slynt hakkında aşılamaz nefrete sahiptir ve Slynt, Jon'u da bir hain olarak görmektedir. Janos Slynt, Jon'u Mance Rayder ile görüşmesi için oraya yollar. Beklenilen Jon'un ölmesidir fakat Rayder, Jon'un ihanetini anlayışla karşılar. Jon, tüm bu hengameden sonra Rayder'ın Kış Borusu'nu bulmasına çok şaşırır ve Rayder da onu üflemeye hazırlanmaktadır. Aniden doğudan gelen bir boru sesi duyulur ve geniş çaplı, sert bir süvari birliği yabanıllara saldırır, ortalığı büyük bir karmaşaya çevirir ve yabanıl ordusunu büyük bir bozguna uğratır. Jon her ne kadar olaya kuşkuyla yaklaşsa da, yardıma gelen kişi Stannis Baratheon'dur. Rayder yakalanır ve tutsak edilir. Stannis, Sur'un sıkıntısını, darboğaz içinde kalışını üstleyeceğini ve karşılayacağını duyurur ve Melisandre de, yabanılların bu saldırısının Ötekilerin, kızıl tanrı R'hllor'un kadim düşmanı, geleceğinin habercisi olduğunu belirtir. Stannis aynı zamanda, dağılmış ve kralsız kalmış Kuzey'i de çözüme kavuşturacağını bildirir. Gece Nöbetçileri yeni lord kumandanını seçmek için bir seçim oluşturur ve seçimlerin galibi de burun farkıyla Jon Kar olur.

Karakterler

Notlar

George R. R. Martin, kızıl düğün hakkında, bütün kitap bitmeden hiçbir şey yazmamış. Geriye kalan tüm bölümler bitince en son düğünü yazmış. Kızıl Düğün'ü yazmak, onun için çok acı dolu bir deneyim olmuş.

George R. R. Martin, 2001 Hugo En İyi Roman ödülünü J. K. Rowling'e kaptırmış. Daha sonra da bu durum hakkında, "İçin içini yesin Rowling! Belki milyon dolarlara ve benim almam gereken ödüle sahip olabilirsin. Ama böyle bir okuyucu kitlesine sahip değilsin" demiştir.

Sancaksız Kardeşlik örgütü, Kılıçların Fırtınası'nda tanıtılmıştır (ancak daha önce hakkında referans verilmişti) George R. R. Martin, örgütün ismini, resmi GRRM Hayranları Topluluğu'nun koymasına izin vermiştir.

Ayrıca

Gameofthronestr Forumu'nda Kılıçların Fırtınası hakkındaki tartışmalar

[