Astapor
Astapor, Köle Körfezi’nde bulunan bir şehirdir. Lekesizler adıyla bilinen özel köleler yetiştirmeleriyle meşhurdur. Armaları harpiyadır. Bu harpia bir kadın gövdesinden, kollarının olması gereken yerde yarasa kanatlarından, kartal bacaklarından ve bir akrebin kuyruğundan oluşur. Pençelerinde kelepçeleri açık şekilde bulunan bir zincir asılıdır. Şehri simgeleyen bu eski heykel liman kapısının üstünde bulunmaktadır. Daenerys Targaryen gelinceye kadar şehir İyi Ustalar tarafından yönetiliyordu. Astapor, Solucan Nehri’nin girişinin yakınlarında bulunmaktadır. Astapor eski bir şehirdir ama nüfusu Qarth, Pentos veya Lys kadar yoğun değildir. Astapor’da ne zaman bir köle el değiştirirse şehir bu satışın onda biri kadar ücret almaktadır.
Tarih
Astapor, |Valyrialılar tarafından Eski Ghis’in yıkımı esnasında hayatta kalan Ghiscar sömürgesiydi. Valyrialılar tarafından feth edilmiştir ve burası köle ticaretinin merkezi yapılmıştır. Ghiscar dili artık büyük ölçüde unutulmuştur.
Son Olaylar
Kılıçların Fırtınası
- Ana konu: Astapor Yağmalaması
Daenerys Targaryen, Astapor’un yakınlarında karaya çıkmıştır ve şehirdeki bütün Lekesizleri satın almıştır. Lekesizler Daenerys’in mülkiyetine geçtikten sonra şehri yağmalamış, bütün köleleri serbest bırakmış ve İyi Ustalar’ın üst düzeyinden çoğu kişiyi öldürmüştür. Daenerys şehirden ayrılırken şehrin yönetimini bir şifacı, bir bilgin ve bir rahipten oluşan üç kişilik bir kurula bırakmıştır. Ancak bu kuruldakiler eski bir kasap olan Cleon tarafından görevlerinden alınmışlardır. Çünkü bu üç kişi İyi Ustalar’ı eski mevkilerine getirmeye niyetlenmişlerdir ve Cleon da buna inanan insanlara öncülük etmiştir. Kuruldakileri idam ettikten sonra kendini kral olarak adlandırmıştır ve soylu oğlanları yakalayıp yeni Lekesizler yetiştirmek için eğitmeye başlamıştır. Astapordaki her piramit artık silahlı bir kamp durumundadır ve sokaklarda ölüler yatmaktadır. Pazarları yiyecekten yoksun ve satın alınmak için köleler bulunmaktadır.
Ejderhalarla Dans
- Ana konu: Astapor Kuşatması
Lord Ghael, Daenerys’e Astapor’un Yunkai tarafından saldırıya uğradığı haberini getirmiştir. Lord kraliçeden kendilerine yardım etmesini ve Lekesizleri yollamasını istemiştir fakat Daenerys bunu reddetmiş ve özgür bir şehrin kendisini savunması gerektiğini söylemiştir. Yunkai, Astapor’u kuşatmış ve Cleon kendisine İkinci Cleon denen hasmı tarafından öldürülmüştür. İkinci Cleon’un da öldürmesinin ardından İkinci Cleon’un metresi Fahişe Kraliçe ve Cleon’un katili Kral Boğazkesen arasında sivil savaş çıkmıştır. Kuşatmayı kırmak için daha yeni ve kalitesiz Lekesizlerden oluşan bir ordu Yunkai kuvvetlerinin üzerine yürümüşlerdir ancak mağlup olmuşlardır. Şehirde Kanlı Akıntı hastalığı çıkmış ve insanlar kaçmak için şehrin kapılarını açtıklarında Yunkai’nin orduları içeriye girebilmişlerdir. Fahişe Kraliçe savaşırken ölmüş ve Kral Boğazkesen köpekler tarafından parçalanmıştır. Ölümleri ve taşıdıkları hastalıkları engellemek için Yunkaililerden kaçarken Astapor’un kapılarını mühürlemişlerdir. Quentyn Martell gördüğü manzaranın ve Astapor’un kızıl tuğlalı sokaklarının sonsuza kadar aklından çıkmayacağını düşünmüş ve Kızıl Şehir’in cehenneme en yakın şey olduğunu belirtmiştir.
Gelenekler
Astaporlu kadınlar gözlerini kumdan daha fazla zarar veren tuğlaların tozundan korumak için yüzlerine peçe takarlar. Sırf ketenden oluşan cüppeler giyerler ve bunlar sıklıkla lacivertaşından pullarla süslenmiştir ve saçlarına fil dişinden taraklar takarlar. Yüksek mevkili özgür Astaporlular mevkisinin işareti olarak Tokar adında giysi giyerler. Saçları kabarmış, yağlanmış ve fantastik şekillerle örülmüştür. Pelerinlerine dikilen sarı bakır diskler vardır bunlar onların statüsünü belirtir. Tunikleri nakışla süslenmiş ketenlerdir belden aşağısına kıvrımlı keten etek ve sandalet giyerler. Zengin adamlardan oluşan Harpia’nın Oğulları Dövüş Çukurları’nda sahte savaşlar düzenlerler. Eski Ghis felaketi zamanındaki gibi giyinerek hâlâ daha Ghiscar İmparatorluğu hayattaymış gibi davranırlar. Astaporlu köle tacirleri beyazlarla yatarlar. Astapor’da yüzü aşkın köle taciri bulunmaktadır ancak en büyükleri yalnızca Lekesizleri satanlardır. Lekesizler Astapor’un son korunmasıdır. Şehrin savunması yetersizdir ve en gösterişsiz Khalasar bile şehri alabilecek niteliktedir. Ancak Lekesizlerden dolayı hiçbiri böyle bir şeyi denememiştir.
Şehir
Körfez kıyısında tuğlalardan oluşan büyük basamaklı piramitler yükselmektedir. En büyüğü 400 feet uzunluğundadır. Piramitin terasında her türlü ağaç, sarmaşık ve çiçek yetişmektedir. Akşam üstü İyi Ustalar ipek fenerleri yakarlar ve bu sayede piramitler rengarenk ışıklarla ışıldarlar. Küçük tekneler Solucan Nehri’nin aşağısına ve yukarısına doğru yolculuk yaparlar. Şehirde dövüş çukurları ve bunlar için para harcayan insanlar vardır. Sokaklar, piramitler ve tarihi duvarların hepsi aynı eski parçalanmış kızıl tuğlalardan yapılmıştır. Her yerde toz vardır ve rüzgarın her esişinde etrafa yayılmaktadır. Astapor’un sokakları gün sıcağında genellikle tenhadır. Filler şehrin alışıldık manzarasıdır. Sırtlarında tahtırevanın üstündeki kafeslerle hantal hantal yürürler.
- Gurur Alanı, Gurur Alanı köle tacirlerinin kölelerini satmak için müşterilere götürdükleri açık pazardır. Alanın ortasında kızıl tuğladan bir fiskiye ve onun da merkezinde bronzdan yapılmış Astapor harpiyası bulunmaktadır.
- Eziyet Alanı, Astapor’un ana kapısının orada bulunur. Eziyet Alanı yeni kölelerin şehre geldikleri yerdir. Burada asi köleler cezalandırılır veya idam edilirler.
- Dövüş Çukurları, Burası her türlü eğlencenin düzenlendiği yerdir. Bunlara kızların boğalarla mücadele etmesi ve küçük oğlanların da üstlerine bal ya da diğer yiyecekler sürülüp ayılara karşı savaşması dahildir. Bu sayede izleyiciler ayının ilk kimi yiyeceğine dair bahis oynarlar. Çukurlara sahibinin adı verilir.
| ||||||||||||||